04 Oca 2015
Bulaşıcı hastalıklar ne şekilde çocuğa bulaşır? Dr. Şebnem Ersoy: Hastalıkların nasıl bulaştığı her zaman tam olarak bilinmeyebilir. Ancak çoğu zaman mikroplar, hastalığı taşıyan kişinin hapşırık veya öksürüğündeki damlalar yoluyla sağlıklı kişilere bulaşır; veya mikroplar havadaki tozlara asılı kalır; doğrudan temasla (el teması), dolaylı temas (hasta kişinin temas ettiği nesne veya eşyalara dokunmak), solunum salgıları veya dışkı yoluyla bulaşma olabilir. Korunmak için yapılması gerekenler nelerdir? Dr. Şebnem Ersoy: Çocuğun genel sağlık durumunun iyileştirilmesiyle birçok hastalığa maruz kalınması, riski azaltabilir. Bu da aşılarının tam olarak yapılması, düzenli doktor kontrolleri, iyi beslenme ve genel hijyen kurallarına uyarak (tuvalet ve bez değiştirme sonrası her seferinde ellerin yıkanması, kirli bezin uygun biçimde çöpe atılması) sağlanır. Bulaşıcı hastalığı olan kişilerle temasın önlenmesi de çok önemlidir. Suçiçeği hakkında bilgi verir misiniz? Dr. Şebnem Ersoy: Daha çok kış sonu ve ilkbaharda olmak üzere tüm mevsimlerde görülebilir. Çoğu kişi bu hastalığı çocukluk döneminde geçirir. Oldukça bulaşıcıdır. Etkeni bir virüstür. Damlacıklar yoluyla havadan bulaşır. Bulaşıcılık süresi tüm alttaki lezyonlar kabuk tutana kadar devam eder. Kuluçka dönemi 14–16 gün kadardır. Mikrop bulaştıktan sonra, ilk bulgular hafif ateş, halsizlik, iştahsızlık ve kaşıntıdır. 1–2 gün içinde özellikle yüzden ve saçlı deriden başlayan, önce kırmızı leke şeklinde olup sonradan sivilceye dönüşen ortası sulu vesiküller belirir ve tüm vücuda yayılır. İlk vesiküller 6–8 saat sonra kabuklanmaya başlar. Döküntüler ortalama 5–20 gün sürer. Yapılması gerekenler nelerdir? Dr. Şebnem Ersoy: Tanının doğrulanması için doktorun görmesi gerekir. Ateş için ASPİRİN VERİLMEZ. Paracetamol gibi ateş düşürücüler verilmelidir. Suçiçeğinden çocuklar korunabilir mi? Dr. Şebnem Ersoy: Aşıyla korunabilen bir hastalıktır, 12 aydan büyük çocuklara aşı yapılmalıdır. Virüs sessiz kalarak daha sonra Zona’ ya dönüşebilir. Komplikasyonlar görülür mü? Dr. Şebnem Ersoy: Nadiren ansefalit (Beyin İltihabı) görülebilir, Zatürre yapabilir, gebe kadınlarda fötüse bulaşma riski vardır. Kızamık hakkına bilgi verir misiniz? Dr. Şebnem Ersoy: Daha sıklıkla kışın ve ilkbaharda görülür. Aşılanmamış tüm bireyler hastalık riski taşır. Etkeni kızamık virüsüdür. Vücuttaki döküntüler başlamadan 2 gün önce ve döküntüden 4 gün sonrasına kadar bulaşıcı dönemi devam eder, damlacık yoluyla bulaşır. Kuluçka dönemi 8-12 gün kadardır. Döküntü öncesinde 1-2 gün süreyle ateş, burun akıntısı, gözlerde sulanma ve kuru öksürük görülür, bazen ishal olabilir. Ağız içinde yanakların iç kısmında küçük beyaz lekeler (koplik lekeleri) oluşur. Bunun hemen ardından yüzden başlayan ve vücuda yayılan kırmızı döküntüler görülür. Hastalık yaklaşık 1 hafta kadar sürer. Tanı için mutlaka doktor kontrolü şarttır. Özellikle komplikasyonları izlemek açısından çocuk yakından takip edilmeli, ateş düşürücü tedavi (paracetamol, ılık duş) yapılabilir, dinlenme ve bol sıvı ağırlıklı beslenme önerilir. Kulak iltihabı, pnömoni (zatürre), ansefalit (beyin iltihabı). Aşı yaptırmak gerekir mi? Dr. Şebnem Ersoy: Kızamık aşısı mutlaka her çocuğa zamanında yaptırılmalıdır. Enfekte kişilerle temas önlenmelidir. Halk arasında kızamık ve kızamıkçık karıştırılıyor. Kızamıkçık nasıl bir hastalıktır? Dr. Şebnem Ersoy: İlkbahar ve kışın daha sık görülür. Aşısız tüm insanlarda görülebilir. Etken Rubella virüsüdür. Doğrudan ya da damlacık yoluyla bulaşır. Bulaşıcılık dönemi döküntüden önceki 1 hafta ve döküntü sonrası 1 haftalık dönemdir. Kuluçka dönemi 14-21 gün sürer. Hafif ateş ve boyundaki lenf bezlerinde şişlik olabilir. Daha sonra yüzde küçük, pembemsi döküntüler şeklinde başlar ve vücuda yayılır. 4-5 gün kadar sürer. Nüks görülmez. Bir kez geçirdikten sonra bağışıklık gelişir. Genellikle hafif seyirli bir hastalıktır, aşılanmamış gebe kadına bulaşırsa, fetüs açısından risk oluşturur. Tedavisi yoktur. Beslenmede bir değişikliğe gerek yoktur. Aşı ile korunma mümkündür. Kabakulak nasıl bir hastalıktır? Dr. Şebnem Ersoy: Etkeni kabakulak virüsüdür. Aşılanmamış herkes enfeksiyona yatkındır. Solunum salgılarıyla doğrudan bulaşır, bulaşıcılık dönemi, hastalığın başlangıcından 1-2 gün önce ve başladıktan 9 gün sonradır. Kuluçka dönemi 16-18 gün sürer. Başlangıçta ateş, iştahsızlık, gibi bulgular olabilir. Daha sonra çenenin iki tarafındaki tükürük (parotis) bezlerinde tek ya da iki taraflı şişme, boyun ve kulak altındaki bezlerde şişme, çiğneme sırasında ağrı, ekşi ve asitli yiyeceklerle ağrı olabilir. Olguların bir kısmında da hiçbir bulgu olmayabilir. Tanının doğrulanması için doktor görmelidir. Kusma, uyuklama, baş ağrısı gibi bulgular varsa meningoensefalit (beyin zarı ve beyin iltihabı) riski yönünden mutlaka doktora danışılmalıdır. Semptomatik tedavi (ağrı ve ateş düşürücüler), yanaklara soğuk kompres, asit içermeyen, ekşi olmayan yumuşak besinler önerilir. Aşı ile korunma mümkündür. Daha az bilinmesine karşın beşinci ve altıncı hastalıklar bulaşıcı hastalık kapsamına giriyor. Bu hastalıkları anlatabilir misiniz? Dr. Şebnem Ersoy: Beşinci Hastalığın etkeni insan parvo virüsüdür. İnsandan insana temasla bulaşır. En çok 2-12 yaşları arasında görülür. Kuluçka dönemi 4-14 gün kadardır. Başlangıçta nadiren eklem ağrıları, hafif ateş olabilir. İlk belirgin bulgu yüzde yoğun kızarıklıktır. (Yanaklara tokat atılmış gibi) Daha sonra kol ve bacaklarda kızarıklık ve döküntü görülür. Döküntü 2-3 hafta içinde kaybolup tekrar oluşabilir. Özellikle ısıya maruz kalındığında tekrar döküntü oluşabilir. Tedavisi yoktur. Aşısı yoktur. Altıncı Hastalığın etkeni insan herpes virüsüdür. Bulaşma yolu solunum yolu salgıları ya da dışkı iledir. Özellikle 3 ay ile 4 yaş arası çocuklarda sık görülür. Kuluçka dönemi 5-15 gündür. Huzursuzluk, iştahsızlık ve çok yüksek ateş başlangıç bulgularıdır. Bazen burun akıntısı, lenf bezlerinde şişme ve konvülsiyon görülebilir. 3–4 günde ateş düşer ve bebek iyi görülür, bu dönemde yüzde, gövdede başlayıp, tüm vücuda yayılan pembemsi döküntüler görülür. Nadiren döküntü olmayabilir. Hastalık 3-6 gün kadar sürer. Kızıl hastalığı da okul öncesi dönemde görülür mü? Dr. Şebnem Ersoy: Özellikle okul çağındaki çocuklarda yaygındır. 3 yaşın altında ve erişkinlerde daha az görülür. Bulaşma enfekte insanla doğrudan temasla olur. Kuluçka süresi 2-5 gündür, ateş, yaygın ağrı, boğaz ağrısı, iştahsızlık ile başlar, kusma sık görülür, 1-2 gün içinde yüzde, kasık ve kolaların kıvrım yerlerinde daha belirgin olan parlak kırmızı döküntüler belirir, tüm vücuda yayılır. 1-2 hafta sürebilir, daha sonra deri soyulur. Doktor görmeli ve gerekirse boğaz kültürü ile tanıyı doğrulamalıdır. Antibiyotikler ve ateş düşürücü semptomatik tedavi yapılır. Bol sıvı ve yumuşak gıdalar önerilir. Enfekte kişilerin izolasyonu sağlanmalı ve hijyen kurallarına uyulmalıdır. Bebeklerde ilk yardım Ne kadar dikkatli ve bilinçli olsanız bile bebeğinizin başına gelebilecek kazaların hepsinden onu korumanız çok zor. Ancak, kaza olduğu zaman durumun gereğini bilip uygulayarak, ciddi yaralanmalarını önlemeniz mümkün.    Ne kadar dikkatli ve bilinçli olsanız bile bebeğinizin başına gelebilecek kazaların hepsinden onu korumanız çok zor. Ancak, kaza olduğu zaman durumun gereğini bilip uygulayarak, ciddi yaralanmalarını önlemeniz mümkün. Bebeklerde en sık karşılaşılan kazalar nelerdir? Dr.Feridun Çelikmen Bebeklerde en sık karşılaşılan kazaların başında yabancı cisimlerin yutulması veya solunum yollarına kaçırılması gelir. Özellikle emekleme dönemiyle, merakla ortalığı karıştıran çocuklar ufak cisimleri burun ve ağızlarına götürürler. Yine sıcak sular ve cisimlerle oluşan yanıklar, kimyasal madde içilmesi, elektrik çarpması bu dönemin sıkça görülen ev kazalarındandır. Kaza karşısında aileler ne yapmalıdır? Dr.Feridun Çelikmen Buruna kaçan cisimler çıkarılmaya çalışmadan önce doktora götürülmelidir. Zira üst solunum yollarında alternatif ağız ve diğer burun deliği gibi bölümler açıkken, bilinçsiz müdahale ile daha derine itilebilen yabancı cisimler boğulmaya yol açabilir. Elektrik çarpması sırasında kesinlikle bebeğe dokunmayın. Bebeğiniz hala elektrik kaynağıyla temasta olabilir. Bu durumda ona dokunursanız elektrik size de geçer. Mümkünse elektrik kaynağını kapatın. Eğer mümkün değilse, elektrik geçirmeyen plastik veya tahtadan yapılmış bir araç kullanarak elektrik kaynağını bebekten ve kendinizden uzaklaştırın. Bebeği elektrik kaynağından uzaklaştıktan sonra solunumunu ve nabzını kontrol edin Bebeğiniz baygınlık veya yüzünün solması gibi şok belirtileri gösteriyorsa onu yatırın. Başı gövdesinden biraz alçakta, bacakları ise yukarıda olsun. Yanıklarda yanan bölgeyi serin suya sokun. Bebek ağrı duymayıncaya kadar yarım saat kadar devam edin. Soğuk uygulamadan sonra hafif dokunmalarla kurulayın. Ağrının uygulamaya rağmen geçmemesi durumunda derhal bir uzmana başvurun. Ailelerin kazaların oluşmasını önlemek için alabileceği tedbirler nelerdir? Dr.Feridun Çelikmen Her türlü yanıcı, yakıcı madde ve yutulma sonrası boğulmaya neden olabilecek cisimler, ilaçlar, kimyasal maddeler çocukların ulaşabilecekleri yerlerden uzak tutulmalıdır. Ancak Çocukların ev kazalarına karşı, ailelerin alabileceği en büyük önlem, temel ilkyardım bilgilerinin verildiği güvenilir bir kurumdan, konusunda uzman hekimlerce verilen uygulamalı ilkyardım eğitimi kurslarına katılmaktır. İlkyardım sadece okunarak öğrenilebilecek bir konu değildir.