24 Kas 2019

Kayyum atanarak kapısına kilit vurulan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfının kuruluşunun 25. yıl dönümü olması sebebiyle basın açıklaması düzenleyen Furkan gönüllüleri, Adana Atatürk parkında toplandı.
Basın açıklamasında vakfın geçmişte yaptığı faaliyetler anlatıldı ve kayyum atamasıyla birlikte bir çok hayır faaliyetinin engellendiğine vurgu yapıldı.
Yapılan basın açıklamasının tamamı ise şu şekilde:

Kıymetli Halkımız, Değerli Katılımcılar

Bugün 24 Kasım 2019 Pazar ve Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfının da kuruluşunun 25. Yılı

Furkan Vakfı; insanlara ilim-irfan öğreten bir eğitim merkezi, 7’den 70’e herkese İslam’ın anlatıldığı bir ilim yuvası; içinde namaz kılınan, Kur’an okunan bir mescit; fakirlerin, düşkünlerin imdadına koşan bir yardım kuruluşu; gençliğin ıslahı, toplumun kurtuluşu ve İslam Medeniyeti’nin inşası için gece-gündüz fedakârca faaliyet yapan bir vakıftır. Muhterem Alparslan KUYTUL Hocaefendi’nin de kurucularından olduğu Furkan Vakfının gayesi; hakiki imana ulaşmış, ibadete düşkün, ahlak sahibi ve Allah Azze ve Celle’nin yeryüzünde hâkimiyeti için meşru yollarla mücadele eden, hayırlı işlerde toplumuna öncülük yapacak öncü bir nesil yetiştirmektir.

Bu yönüyle amacı ve hedefi gayet açıktır. Vakfımız, 25 yıldır, kurulduğu Kasım 1994 yılından beri bu gayeye yönelik faaliyet ve hizmet çalışmalarına aralıksız olarak devam etmiştir.

Hepimizin malumudur ki İslam, Müslümanları yaşadığı toplumun gidişatından sorumlu tutmuştur. Bu sebeple de iyiliği emretmeyi, kötülükten sakındırmayı farz kılmış ve bundan kaçınmayı şiddetle yasaklamıştır. Vakfımız; İslam’ın emri, Peygamberimizin sünneti olan davet vazifesini yerine getirmek için de çalışmıştır.

Buna yönelik olarak da çeşitli faaliyetlerde bulunmuştur: 25 yıl boyunca İslamî konferanslar, hayır kermesleri, onlarca öğrenciye burs, ihtiyaç sahibi yüzlerce aileye yardım; kardeş aile projeleri; SODES Projesi kapsamında toplumun dezavantajlı gruplarına eğitim desteği;  tefsir, siyer, hadis gibi ilmî dersler, gençlere yönelik etkinlik ve seminerler, yaz programları, kardeşlik geceleri, artan boşanmaları azaltmak için aile eğitim seminerleri, kişisel gelişim programları gibi birçok faaliyete imza atmıştır. Ayrıca Cuma Tefsir Dersi 2000 yılından itibaren aralıksız her Cuma yapılmaktadır.

Vakfımız, bu hizmetlerine 28 Şubat süreci gibi ülkemizin zor ve fırtınalı geçen dönemlerinde bile devam etmiştir. Ne yazık ki özellikle son 6 yıldır çeşitli engellemelere maruz kalmış ve sonuçta 30 Ocak 2018 günü bir terör örgütüne baskın yapar gibi, sabaha karşı yapılan bir operasyonla hayırlı nesiller yetiştirmeyi amaç edinen vakfımızın kapısına kilit vuruldu.

 Akıllara durgunluk veren bir iddianame ile Vakfın kurucusu Alparslan Kuytul Hocaefendi tutuklandı ve 653 gündür Bolu F Tipi Cezaevinde tutuluyor ve şu an tecrit altında. Tutuklu yargılandığı her iki davadan da tahliye almasına rağmen siyaseten tutuklanmasına tüm Türkiye şahit oldu.

Zulüm bu kadarla da kalmadı! Alparslan Hocanın ailesi ile 14 Haziran’da gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, İslamî davete teşvik edici konuşması “talimat” olarak görüldü ve telefonla görüşme hakkına süresiz kısıtlama getirildi.

Ve babalarına özgürlük temalı atkılarla yürüdükleri için 15 ve 16 yaşlarında olan iki kızına da dava açıldı eşine ve yüzlerce sevenlerine açıldığı gibi...

Hocamızın ve Vakfımızın suçu(!); İslam’ın emrini, Peygamberimizin sünnetini yerine getirmeye ve toplumun ıslahı için hizmet etmeye çalışmak mıdır? Allah’ın emrini yerine getirmek ne zamandan beri bu ülkede suç haline gelmiştir?

Değerli Halkımız,

Vakıf binası, 30 Ocaktan bugüne 663 gündür öksüz ve yetim kalmıştır. Hayır ve yardım bekleyen yüzlerce insanın boynu bükük bırakılmıştır. İslam’ı öğrenmek için bu kapıdan içeri girenler, kapının dışında bırakılmış; vakfın faaliyetlerinden istifade eden birçok insan mağdur edilmiştir. Bize ve vakfımıza bunu yapanlara şu ayeti kerimeyi hatırlatmak istiyoruz:

“Allah'ın mescitlerinde O'nun isminin anılmasını engelleyenden ve bunların yıkılmasına çalışandan daha zalim kim olabilir? …Onlar için dünyada bir aşağılanma, ahirette büyük bir azap vardır.”

Temelleri takva üzere atılmış bir binayı, bir ilim yuvasını, içinde Allah'ı birleyerek samimiyetle ibadet edilen bir mescidi; düşkünlerin, fakirlerin imdadına yetişen bir yardım kuruluşunu bütün bu hayırlardan men etmenin elbet bir hesabı var!

Hesap görücü olarak da Allah yeter!

Kıymetli Kardeşlerim,

Allaha ve topluma hayırlı hizmetler, sadece vakıf binasıyla sınırlı olmadığını biliyoruz.

Bizler bir Müslüman olarak Allahın emri olan davet vazifesini yapmaya devam edeceğiz.

Zalimin karşısında, mazlumun yanında olmaya devam edeceğiz.

İhtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını gidermeye, el uzatanın elinden tutmaya devam edeceğiz.

Müslümanlara, fikir insanlarına ve Alparslan Kuytul Hocaefendiye yapılan haksızlıkları dile getirmeye devam edeceğiz.

Kardeşliğin, barışın, huzurun, Tevhidin, adaletin, hürriyetin olduğu İslam Medeniyetini inşa etmeye devam edeceğiz.

Allahın dünyasında Allahın dediği olsun, demeye devam edeceğiz.

Katılımınızdan dolayı hepinizden Allah razı olsun. Esselamu aleykum

Gaziantep

Ankara'da gerçekleştirilmek istenen basın açıklaması polsin Furkan Gönüllülerine sert müdehalesi sonucu gerçekleştirilemedi.

Ankara