26 Nis 2021
Güncelleme Tarihi: 26 Nis 2021 04:25:24

Nefsi terbiyede en etkili ibadet olan oruç nasıl tutulur? Farz Oruç ve Nafile Oruç Ne Demektir? Farz ve nafile oruçlarda oruç niyeti nasıl getirilir? Hangi durumlarda oruç tutmak geçerli, hangi durumlarda geçersizdir? Oruca niyet hakkında bilinmesi gereken pek çok sorunun cevabını bu yazıda bulabilirsiniz.

Oruç Nedir?

Oruç; Allah'ın rızasını kazanmak niyetiyle fecr-i sâdık doğduktan itibaren, güneş batıncaya kadar yemek, içmek ve cinsî yaklaşmayı terk etmek demektir.

Orucun Arapçası ‘’savm ve siyam'dır.’’ Bu iki terim de imsak, yani nefsi tutmak, men etmek anlamına gelir. Bazen siyam, savmın çoğulu olarak da kullanılır. O halde oruç kişinin kendisini tutmasıdır. Gerek midenin istekleri yönünden, gerekse nefsin şehevi arzuları yönünden…

Oruç tutmak dinimizde Kur’an ve sünnet ile sabit olan bir ibadettir ve oruç ibadetinin İnkârı küfrü gerektirir.

Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı; gibi size de sayılı günlerde farz kılındı. Ola ki korunup sakınasınız.’’ (Bakara-183)

Farz Oruç ve Nafile Oruç Ne Demektir?

 Orucun farz, vacip ve nafile olmak üzere üç çeşidi vardır.

Farz oruç ile Ramazan orucu kastedilir ki muayyen (belirlenmiş) olan oruç da budur. Aynı şekilde ramazan orucunun farziyeti gibi tutulamadığındaki kazası da farzdır. Bunun yanı sıra zıhar, kaza veya yanlışlık ile adam öldürme, hacda ihramlıyken zamanından önce tıraş olmak ve ramazan orucunun kasten bozulması nedeniyle tutulan kefaret orucu da farz oruç olarak belirlenmiştir.

Ramazan orucu muayyen (belirli) vakitte tutulan bir oruçken diğer oruçlar mubah olan her zamanda tutulabilir.

Vacip Oruç; adak orucu (nezir) vacip bir oruç çeşididir. Adak, kişinin dini olarak yükümlü olmadığı bir ibadeti yapmayı kendine yapmayı yükümlü hale getirmesidir. Misal kişi adak olarak oruç tutmayı dilemişse, bu adak orucunu tutması vacip olmuştur. Nafile olan bir orucun bozulması halinde bunun kazası da Hanefilere göre vaciptir.

Nafile Oruç; farz ve vacip dışında kişinin daha çok sevap kazanmak ve Allah’a yakınlaşmak maksadıyla tuttuğu oruçtur. Nafile oruçlar Sünnet, müstehap, tatavvu veyahut mendup olarak isimlendirilirler. Oruç tutmanın günah olmadığı tüm vakitlerde tutulabilir.

 Farz ve Nafile Oruca Nasıl Niyet Edilir?

  Niyetin yeri kalptir. O halde oruca sadece kalben niyet getirmek kâfidir. Ancak dil ile de niyet etmek müstehaptır. Bazısına göre sünnettir.

Orucun şartlarından birisi de niyet etmektir. Niyet olmaksızın oruç sahih değildir. Ramazan orucu, belirli vakitlerde tutulmak üzere adanmış oruçlar ve nafile oruçlar için niyet; güneşin batmasıyla ertesi günün güneşin tepe noktasına gelmesinden öncekine kadar ki vakittir. İmsak’tan sonra niyetin geçerli olması için bu süre zarfında hiçbir şey yenilmemiş, içilmemiş olmalı ve oruca mani hiçbir fiilin olmamış olması lazımdır. Aksi halde gündüz yapılan niyet caiz olmaz. (Kasani- Bedai-II, 85)

Ramazan orucu için ‘’yarınki orucu tutmaya..’’ şeklindeki niyet yeterlidir.  Bununla beraber ‘’yarınki Ramazan orucunu tutmaya niyet ettim’ şeklindeki niyet daha efdaldir.  Ramazan orucu için her güne ayrı ayrı niyet edilmelidir. (Mevsıli- el İhtiyar- I-397, 400)

 Kefaret, kaza ve adak oruçları için niyet ise; gün battıktan sonra en geç imsak vaktine kadar niyet etmek gerekir. Bu oruçlar için niyet ederken ‘’falan kaza orucuna, falan kefaret veyahut adak orucuna..’’ diyerek belirtilmelidir.

Şafiilere göre nafile oruç dışında tüm oruçlar için geceden niyet edilmesi gerekir. İmsak’a kadar niyet edilmemişse o günün orucu muteber değildir. Nafile oruçlara güneş tepe noktaya gelmeden evveline kadar niyet edilebilir. (Şirazi- elMühezzeb- I- 331-332).

Ramazan Ayında Oruç Nasıl Tutulur?

 Ramazan içinde yahut ramazan dışında oruç tutmak için ‘niyet’ şarttır. Niyet için illaki dil ile söylemek şart değildir. Kalpten oruca niyet etmek de yeterlidir. Ancak dil ile de söylemek daha efdaldir.

  Ramazan orucu, belirli bir güne adanmış adak oruç ve nafile oruca akşamdan, kaba kuşluğa kadar niyet edilebilir. Ramazan kameri aylara göre belirlendiği için, takvimle ve hesapla değil, Ramazan hilalinin görülmesiyle ya da Şaban ayını otuza tamamlamakla başlar. “Hilali gördüğünüz zaman oruç tutunuz ve hilali görünce de iftar ediniz.” (Buhârî-Ṣavm- 11; Müslim- Ṣıyâm- 7/8)

Ramazan’a başlarken Şaban’ın son günü mü, Ramazan’ın ilk günü mü diye şüpheye düşülen güne “şek günü” denilir. Bugünde konuyu iyi bilmeyenlerin oruca niyet etmemesi daha iyidir. Ancak Ramazan hilalinin görüldüğü ilan edilirse o gün şüpheli olmaktan çıkar, Ramazan olduğu kesinleşir. O günü oruçlu geçirmek, eğer niyet edilmediyse kaza etmek gerekir.

Bayram da hesapla değil, Şevval hilâlinin görülmesiyle başlar. Ancak bayram hilâlini en az iki adil şahidin görmüş olması gerekir.

Ramazan Ayı Dışında Nafile Oruç Nasıl Tutulur?

 Nafile orucu tutmayı dinimizde zorunlu kılan bir sebep yoktur. Nafile oruç sevap kazanmak, Allah’a yakınlaşmak ve nefsi terbiye etmek maksadıyla isteyen kimselerin tutacağı oruçlardır. Ancak nafile bir oruç tutulmaya başlandıktan sonra bozulursa, onun kazası gerekir. Bu nafile oruçlara sünnet, mendup, müstehap oruç da denilir.

Aşure günü ile birlikte ondan bir gün önce veya sonra tutulan oruçlar ve Eyyam-ı Biyd denilen her ayın on üçüncü, on dördüncü ve en beşinci günleri tutulan oruçlar müstehaptır.

"Haram aylar" denilen Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep aylarının perşembe, cuma ve cumartesi günlerinde ve Zilhiccenin başından dokuz günde tutulacak oruçlar da müstehaptır.

Nafile oruç için niyet güneş tepe noktaya gelmeden öncesine kadar edilebilir.  Nafile oruç tutan kimseler imsaktan sonra eğer orucu bozacak bir şey yapmadılarsa öğle ezanından öncesine kadar oruca niyet edebilirler.

Hz Aişe’den gelen bir rivayete göre; ‘’Resûlullah bir gün yanıma geldi ve ‘yanımızda yiyecek bir şey var mı?’ dedi. Ben de yok dedim. O da ‘o halde ben oruçluyum” buyurdu. (Buhari, Savm-21,51; Müslim, Sıyam 169)

Oruç Niyeti Nasıl Getirilir -Niyet Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Ramazan orucu için için mutlak bir niyet yeterlidir. Yani niyet ettim Allah için yarınki günün orucunu tutmaya, yarın oruç tutmaya.. diye niyet edilebilir. Bununla birlikte şöyle denilmesi daha faziletlidir: ‘Niyet ettim Allah için yarınki Ramazan orucunu tutmaya’ ya da ‘Yarınki Ramazan orucunu tutmaya niyet ettim.’

Sahura Kalkmak Oruç Niyeti Yerine Geçer Mi?

Sahura oruç tutmak için kalkılır. Yani sahura kalkma sebebi zaten oruçtur. Bu durumda sahura kalkan kişi niyet etmese bile sadece kalkıp bir şeyler yiyip içmesi oruç niyeti yerine geçer. Diğer oruçlar için de aynı durum geçerlidir. Ancak sahura kalkmakla beraber “ben yarın oruç tutmayacağım” diye niyet ederse (içinden öyle kararlaştırırsa), o takdirde sahura kalkmak bu durumda oruca niyet sayılmaz. (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı: 2/200)

İftardan Sonra Oruca Niyet Eder, Henüz Fecir Doğmadan Bu Niyetinden Dönerse

 Akşam iftardan sonra yarının orucuna niyet eder, fecir doğmadan bu niyetinden vazgeçerse, bu kimse oruçlu sayılmaz. Bütün oruçlarda hüküm aynıdır.

Böyle yapmanın yararı nedir? İftardan sonra yarının orucuna niyet getirirken cidden oruç tutmak istiyordu. Sonra yarın oruç tutamayacağına, yani ciddi bir zaruret durumundan dolayı yarının orucunu kazaya bırakacağını düşünerek ilk yaptığı niyetten vazgeçerse, kendisine sadece bu tutamadığı günün kazası gerekir. Ama ilk niyeti bozmadan ertesi günü yiyip içerse, (akşamki niyeti geçerli olduğundan) kendisine hem kaza hem kefaret gerekir. (Fetâvâ-yi Hindiyye - Siracü'l-Vehhac) Zira bu kimsenin durumu, niyetli-oruçlu olan birinin kasten yiyip içmesi gibidir.

Allah Dilerse Yarının Orucuna Niyet Ettim demek geçerli midir?

 Yarın oruç tutmaya -Allah dilerse- niyet ettim, derse, bu da sahihtir, niyet yerine geçer. Lakin ‘yarın bir yemeğe davet edilirsem oruç tutmayacağım, yemeğe davet edilmez isem tutacağım’ şeklinde şüphe izhar ederek niyet ederse, bu halde oruçlu sayılmaz. Bu durumda kişi oruç tutmak istiyorsa, fecir doğduktan zeval vaktine kadar geçen süre içinde tekrardan niyet etmelidir. ( Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı: 2/200-201)

Oruç Tutmaya Hiç Niyet Getirmeden Sabahlarsa

Bu durumda kişi oruçlu sayılır mı? En açık kavle göre, oruçlu sayılmaz. Çünkü niyet şarttır (en azından içinden oruç tutmak kalben kararlaştırılmış olmalı). Yukarıda da söylediğimiz gibi, zevalden önce oruca niyet etmek gerekir. Aksi takdirde o gün oruç tutmamış sayılır. (El-Muhit - Serahsi - El-Mebsut - Şemsüleimme Serahsi)

Akşam Henüz Güneş Batmadan Niyet Edilir Mi?

Güneş henüz batmadan, yani iftar vakti girmeden önce ertesi günün orucuna niyet, sahih değildir. Bu durumda bir kimse güneş batmadan yarının orucuna niyet ettikten sonra zeval vaktinden az sonra uyanır veya o vakte kadar baygın kalırsa, o günün orucunu tutmamış sayılır. Ama zevalden önce niyetini tazelerse sahih olur. O halde niyetin vakti; Her gün güneş battıktan sonra başlayıp, zeval vaktinden az öncesine kadar devam eder. İşte bu süre Ramazan orucuna niyet etme zamanıdır. (El-Muhit - Serahsi - Mecmau'l-Enhür - İbn Abidin)

Ramazan orucu, belirli adak orucu ve bir de nafile oruç için o günün orucuna veya mutlaka oruç tutmaya veya nafile oruç tutmaya niyet getirilir ve bu da zevalden öncesine kadar gerçekleşirse caiz olur. Çünkü o gün başka oruç tutulamaz. Ramazan ayında güneş battıktan tâ zeval vaktine kadar geçen zaman içinde ister Ramazan orucuna, ister mutlaka oruca, ister nafile oruca niyet etsin, bu niyet Ramazan orucuna yöneliktir ve sahihtir.

Bunun gibi perşembe günü oruç tutmayı adayan kimse, o gün herhalde adak orucunu tutmakla yükümlü bulunduğundan başka bir oruca veya nafile oruca ya da mutlak bir oruca niyet ederse, bütün bu niyetler sadece adak orucu yerine geçer. (Camiussağir - Kaadıhan - Fetâvâ-yi Hindiyye - Kuduri – Ebûlhasan)

Zevalden Az Öncesine Kadar Niyet Caizdir

 Zevalden önce orucu bozacak bir eylemde bulunmayanlar için bu sürenin sonuna kadar geçen süre içinde niyet etmek caizdir. Ama fecir doğduktan sonra orucu bozacak bir eylemde bulunur, sonra oruca niyet ederse, bu caiz değildir. (Şerh-i Tahavi)

 Bu durumda akşamdan baygın veya uykuda kalıp zevalden az önce uyanan kimse, orucu bozacak bir eylemde bulunmadığı için kendine gelince hemen niyet getirirse, yani zeval vakti geçmeden oruç tutmaya çalışırsa, bu niyet sahih olur.( Siracü'l-Vehhac - El-Bedayi' – Kâsani)

Hasta Olan veya Yolculuk Halinde Bulunan Kimsenin Niyeti

Ramazan'da hasta bulunan veya yolculuk halinde olan kimse, oruç tutmak ister de mutlaka farz oruca veya nafile oruca niyet getirirse bile tutacağı oruç Ramazan orucu yerine geçer. Sahih olan da budur. (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 2/203)

Günü Belirli Adak Orucuna Niyet

 Günü belirlenmiş adak orucuna niyet getirirken; şayet bir kimse belirli bir günü kastederek “şu günde oruç tutacağım” deyip adak adarsa ve o gün geldiğinde, o adak orucu yerine, Ramazan orucunu kazaya veya başka bir kefaret orucuna niyet ederse, İmam Ebû Yusuf'a göre, tutacağı bu oruç niyet ettiği vacibin (kaza yada keffaretin) yerine geçer, adak orucunu ise kaza etmesi gerekir. En sahih olan görüş de budur. (Bahrirâik - tbn Nüceym)

Çünkü kaza ve kefaret oruçlarında niyetin şartı, niyetin geceden getirilmesi ve bir de tayin edilmesidir. İmam Ebû Hanife'ye göre ise, öyle de olsa adak orucuna niyet etmiş sayılır.( Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı: 2/203)

Kaza Orucu İçin Nasıl Niyet Edilir?

Kaza orucunda «Kaza orucuna niyet ettim» diyerek niyet edilir. Kaza tabiri yerine «Üzerimde kalan oruca niyet ettim» demesi kâfidir. (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı: 2/203)

Ramazandan orucu kazaya kalmış kimse; ‘Niyet ettim Allah için üzerime kazası ilk vacip olan orucu tutmaya..’ şeklinde niyet edilebilir.

Niyet Etmeden Oruç Tutulur mu?

Kabul edilmez. Çünkü niyet, oruç ibadetinin şartlarındandır. Kalpten geçirmek yeterli ise de dil ile söylenmesi de müstehaptır. Hanefi fukahasına göre görüş birliğiyle her gün için ayrı niyet getirmek şarttır. Çünkü her günün orucu ayrı bir ibadettir. Şafiîlere göre, niyet bir rükündür ve her gün fecirden önce niyet edilmesi gerekir. (Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı: 2/200)

Oruç niyeti

Oruç niyeti