04 Oca 2015
Hocam, kendi isteğimle kapandım ancak eşim izin vermeyince tekrar açıldım. Bu durumda açılmamın günahı kime olur? Kıymetli bacım sen mükellef bir varlıksın. Herkes kendi cennetini kendisi kazanmak zorundadır. Kocası izin vermese de babası izin vermese de örtünmek zorundadır. Ne kocan ne de baban Allah’tan büyük değiller. Ve sen de mükellefsin, çocuk değilsin. Şayet çocuk olsaydın, günahın babana veya ağabeyine olurdu ancak büyük bir insanın günahı kendisinedir. Allah’ın emrini yapmanda sana engel olduğu için kocanın da ayrıca günahı vardır. Mücadele etmek ve dik durmak zorundasın. Bir baba olarak eşimi ve çocuklarımı dini vecibelerini yerine getirmek için zorlayabilir miyim? Zorlayabilirsin ama bir noktaya kadar… Önce öğüt verilmelidir. Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem; “Çocuklarınız yedi yaşına gelinceye kadar onlara namaz kılmayı öğretin, on yaşına gelince de namaz kılmaya zorlayın. Eğer kılmazlarsa hafifçe kaba yerlerine vurun”1 buyuruyor ki, işte bu bir zorlamadır. Peygamberimiz babaya bu hakkı veriyor. Çünkü çocuk akledemeyebilir ancak namaza alışması da gerekmektedir. Mesela; çocuk ders çalışmayınca anne-baba kızmıyor mu? Kızıyor. Bu da onun gibi bir şey. Çocuk, aklı ermediği için ders çalışmanın önemini kavrayamıyor. Çalışmazsa hayatta bir şey olamayacak ancak bunu çocukken anlamıyor, anne-baba da onun iyiliğini istediği için ders çalışması için zorluyor. İşte dinî vecibeler de bunun gibidir. Çocuk namazın kıymetini bilmediği için namaz kılmak istemeyebilir. Bu durumda çocuğu devamlı dövmek şeklinde değil ama ona bir defa hafif bir şekilde vurulabilir. Bugün eğitimciler de hafifçe vurmanın eğitimde payı olduğunu kabul ediyorlar. Bu, çocuğu namazdan nefret ettirmek değildir. Zaten o dereceye getirerek çocuğa namazı sevdirmiş olmazsınız bilakis nefret ettirmiş olursunuz. Kişinin karısı da namaz kılmıyorsa durum yine aynı şekildedir. Yani erkek karısına öğüt verir, yapmazsa tekrar öğüt verir, tekrar öğüt verir. Buna rağmen karısı anlamaz ve namaz kılmazsa bu durumda erkek yatağını ayırır. Karısı hâlâ anlamazsa bu durumda ona sert ve şiddetli olmamak şartı ile hafifçe vurabilir ki; karısı bu durumda kocası ile boşanma noktasına geldiğini anlasın. Daha da olmazsa isterse boşanabilir. Tabi bu, en son çaredir. Furkan Nesli Dergisinde yayınlanmıştır.