Furkan Hareketi Lideri Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin uğradığı yeni zulmü sizlerle paylaşmak ve uygulanan bu zulmün bitmesi için kamuoyu oluşturmak adına basın açıklaması yapmak için burada toplanmış bulunuyoruz.
Furkan Hareketi olarak bugüne kadar uğradığımız her zulmü duyurmak için mücadele ettik ve hiçbir zulme sessiz kalmadık. Bugün de yeni bir zulme uğramanın acısını yaşamakla birlikte bu zulmü sizlerle paylaşıyoruz. Aldığımız habere göre Furkan Hareketi Lideri Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye 3 günlük hücre cezası verildi. Vicdansızca ve hukuksuzca verilen bu kararı lanetliyoruz! Lanet olsun kurduğunuz zulüm düzenine! Yazıklar olsun verdiğiniz vicdansız kararlara!
Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye verilen 3 günlük hücre cezasının verilmesinin gerekçesi 20 Nisan 2023 tarihinde cezaevinden ailesiyle yapmış olduğu telefon konuşmasında geçen “Adaletsizlere güç verilmemeli. Verilmişse geri alınmalıdır. Adına Adalet ve Kalkınma Partisi dediler ne adalet ne de kalkınma bıraktılar. Bir araya gelemeyecek partiler bugün bir araya geldiyse sebebi AKP ve MHP’nin yaptıklarıdır. Allah Azze ve Celle bu diktatörlükten milletimizi kurtarsın” ifadeleridir. Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin konuşmasında Cumhurbaşkanına karşı herhangi bir söylem olmamasına rağmen bu konuşma ile Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddia edilmiştir. Fakat yetkileri dahilinde olmadığı için sebeple ceza verilemeyeceğini bilen cezaevi yetkilileri “kurum görevlilerine hakaret ve tehdit” iddiasıyla ceza vermişlerdir. Konuşma metni ortadadır ve konuşmada cezaevi kurumuyla yada kurum görevlileri ile ilgili tek bir kelime bulunmamaktadır.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin konuşmasında ne cumhurbaşkanına ne de başkasına hakaret bulunmamasına ve Cumhurbaşkanı cezaevi kurum görevlisi olmamasına rağmen bu kararın verilmesi yaşadığımız hukuk garabetini bir kez daha ortaya koymuştur. Sonuç olarak Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin seçime yakın bir tarihte konuşması ve görüş beyan etmesi istenmemekte, susması istenmektedir. Bu sebeple alakasız maddelerden cezalar verilmektedir. Halbuki Anayasa ve kanunlar herkese fikir ve ifade hürriyeti vermekte tutukluları bu hakkın dışında tutmamaktadır. Dolayısıyla Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin görüşünü beyan etmesi disiplin cezası almasını gerekli kılmaz.
Mahpuslar aileleri ile siyasi meseleleri konuşabilirler ancak cezaevi idarecileri siyasi davranamaz. "Sen benim partimi eleştiriyorsun" deyip soruşturma açamaz, bu sebeple asla ceza veremez! Alparslan Kuytul Hocaefendi zulme zulüm, zalime zalim, diktatörlüğe diktatörlük demeseydi bırakın soruşturma açmayı derhal tahliye edilirdi.
Zulmü ve diktatörlüğü alkışlayıp imanından ve şerefinden olacağına, tüm haklarından olmayı tercih eden Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin sözüne sadık olduğuna bugüne kadarki hayatı şahittir. Bizler de Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin talebeleri olarak onun yanında olacağız ve davamızı diktatörlüğe satmayacağız!
Şu an Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin maruz kaldığı hukuksuzluklara ve Ağrı Patnos Cezaevinin keyfi uygulamalarına bir kez daha kısaca değinmek istiyoruz.
- Alparslan Kuytul Hocaefendi’yi cezaevinde de sindirmek ve susturmak için hakkında 10 tane soruşturma açıldı.
- Alparslan Kuytul Hocaefendi, Patnos L Tipine giriş yapar yapmaz herhangi bir karar ve soruşturma olmadan, kendisinden savunma bile istenmeden görüntülü görüşme hakkı engellendi.
- Sevk başvurusunu engellemek için haksız bir şekilde kınama cezası verildi. Kınama cezası bahane gösterilerek Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin sevk başvurusu reddedildi!
- Kısıtlı bir şekilde verilen 2 haftada bir 10 dakikalık görüntüsüz telefon konuşmalarına 7 farklı soruşturma açıldı. Açılan soruşturmalardan 3’ü bizzat Cezaevi İdaresi ve Savcılık tarafından “Ceza Verilmesine Gerek Yok” kararı verilerek iptal edildi.
- Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin yaptığı 10 dakikalık telefon görüşmesinde değindiği konular birilerini rahatsız etmiş olmalı ki toplamda 6 aylık bir telefon yasağı getirildi.
- Cezaevinde tecritte olmasına rağmen kaldığı koğuşun dışarıya ve koridora bakan cam kısımları, koridoru ve dışarıyı görmesini engelleyecek şekilde kapatıldı.
- Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin 5 çocuğu olmasına rağmen 1000 km öteden babası ile bayramlaşmak için gelen küçük kızı açık görüşe alınmadı! Bu zulüm hâlâ devam etmektedir. Geçtiğimiz hafta da büyük kızı görüşe alınmamıştır.
Yönetim bu kararları kime göre ve neye göre almaktadır? Değişen, cezaevi müdürüyle birlikte uygulanan baskıların dozunda artış olmuş ve sabırlar taşırılmaya çalışılmaktadır. Yükümlü olmadığı halde Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye yapılan bu güç kullanımı yazılı hukuk dahilinde değil gelen talimatlarla birlikte keyfi uygulamalardan ileri gelmektedir.
Yapılan tüm bu zulümleri lanetliyor, zulmü yapanları Allah’a havale ediyoruz. Kıymetli Hocamız Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin konuşmasından birilerinin rahatsız olduğu apaçık bellidir. Art arda verilen cezalar bunun en bariz göstergesi. Ama ne yaparlarsa yapsınlar 'Rabbim Allah'tır' deyip yola çıkan birisini asla sindiremezler.
Diğer tüm haksız kararlara yaptığımız gibi bu haksız ve vicdansız karara da itirazlarımızı yapacağımızı buradan ilan ediyor, hocamız ve kardeşlerimiz özgür kalana kadar mücadeleden geri adım atmayacağımızı tekrardan hatırlatıyoruz.
Bu kadar hukuk garabetleri ile verilen bu hücre cezasını bir kez daha lanetliyoruz.
Şayet cezaevi yönetimi, Muhterem Hocamıza yetkilerini ve hadlerini aşan bu kararı uygulamaya kalkacak olursa buna vereceğimiz cevap meşru daireyi aşmamakla birlikte öncekilerden farklı olacaktır.
Furkan Hareketi mensupları olarak hiçbir zaman meşru dairenin dışına çıkmadık, çıkmayacağız da.. Ancak Alparslan Hocamız bizim kıymetlimizdir. Ona hücre cezası verdiren, bu şekilde baskılamaya ve susturmaya çalışan siyasi kişilerin kimler olduğunu elbette bilmekteyiz.
Buradan kamuoyuna da duyuruyoruz ki;
Bu siyasiler; yaşadığı sürgün ve tecrit zulmüne rağmen Hocamıza, bizim en kıymetlimize bir de hücre cezası uygulatmaya kalkacak olurlarsa cevabımız yine meşru dairede ama gayet net olacaktır.