Mübarek üç aylardan biri olan Şaban ayında neler yapılmalıdır? Diğer zamanlara kıyasla Allah Teala’nın ecirleri arttırdığı Şaban ayında yapılacak ibadetler nelerdir? Şaban ayı tesbihleri, Şaban ayı zikirleri gibi bu aya özel ibadetler var mıdır? Şaban ayında oruç tutmanın fazileti ve bu ayda günlük okunabilecek dua ayetleri ve dua hadisleri yazımızda.. Bağışlanmak için bir vesile olan bugünleri değerlendirebilmek için Şaban ayı ibadet reçetesi de yazımızda yer almaktadır.
Şaban Ayı Anlamı Nedir?
Müslümanlar için rahmeti ve bereketi bol olan Şaban ayı, Ramazan ayına kalan son faziletli adımdır. Şaban ayı kelime olarak: Ara, fasıla gibi anlamlara gelirken, isim olarak kullandığı vakit “güçlü ve özerk” anlamlarını taşır. Şaban ayı hicri, kameri ayların sekizincisi olup, üç ayların ikinci ayıdır. Merak edenler için Kur’an’da geçmemektedir.
Şaban Ayında Neler Yapılmalıdır?
Sahabe nesli, Efendimizin dizinin dibinde yetişmiş, onun ağzından çıkan sözü ganimet bilmiş, bazı halleri vahyin müdahalesiyle doğrultulmuş veya takdir edilmiş çok kıymetli modeller oldular. Öyle ki Efendimiz (sav): “Benim ashabım gökteki yıldızlar gibidir. Hangisine tutunursanız sapmazsınız.” diyerek bizlere onları örnek almanın yolunu göstermiştir. Ancak sahabe neslinden çok uzak bir çağda yaşayan 21. Asrın bizleri dünyanın telaşından bu nesli ve bu güzide örnekleri unutuyoruz. Bu aylar bizim için birer fırsat niteliğinde, durup düşünme ve muhasebe vesilesi olarak değerlendirilmesi gereken zamanlardır.
Müslüman elinde olan her zaman ve fırsatı ganimet bilmelidir. Bu mübarek aylar Allah’ın biz kullarına düşünmemiz, kendimizi muhasebe edip yalnız O’na yönelmemiz için verdiği fırsat ve hatırlatmadır. Kur’an-ı Kerim dünyada bu fırsatları değerlendirmeyip ömrünü heba edenlerin hallerini şöyle anlatır:
“Onlar orada imdat istemek için:
Ey Rabbimiz! Ne olur, bizi buradan çıkarıp dünyaya geri gönder de daha önce yaptıklarımızdan başka, salih ameller işleyelim! diye feryat ederler.
Allah Teâlâ şöyle buyurur:
Biz size, düşünüp ibret alacak ve hakikati görecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Hem size peygamber de gelip ikaz etti. Öyleyse tadın azabı! Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur!” (Fatır, 37)
Bu güzide zamanlar, dua ve yakarışların artması, pişmanlık gözyaşlarıyla kalplerin kirlerinden arınması, yapılan ibadetlerle kötülüklerin izale edilmesi bakımından kaçırılmayacak fırsatlardır. Peki Şaban ayında neler yapılmalıdır?
-
Nefisler muhasebe edilmeli
Tek sermayemiz olan ömrümüzü nerede ve nasıl harcadığımız gözden geçirilmelidir. Rabbimiz “Ey müminler! Tevbe edin ki felah bulasınız.” buyurarak bizleri pişmanlığımızı dile getirmeye yaptığımız günahların farkına varmamıza davet etmektedir. Rabbimiz kullarından günahsız olmalarını değil, günahı fark edip terk etmek üzere kendisine niyazda bulunmasını istemektedir. Şaban ayı ve diğer mübarek aylar dua ve tövbelerimizin kabulüne dair ümidimizin arttığı zamanlardır.
Resûlullah ümmetini küçük kıyamet olan ölüm gelmeden evvel, kendisini hesaba çekmesi gerektiğine dikkat çekiyor ve şöyle buyuruyor:
"Kıyamet günü insan beş şeyden hesaba çekilmedikçe bırakılmayacaktır. Ömrünü nerede tükettiğinden, gençliğini nerede geçirdiğinden, malını nereden kazanıp, nerede harcadığından, ilmi ile ne kadar amel edip etmediğinden sorulacaktır.” (Tirmizî, "Kıyâmet", 1)
Ölüme her gün bir adım daha yaklaştığımız şu kısa ömrümüzde, bu beş meselenin hesabını bu manevi gecelerde yapmazsak daha ne zaman yapacağız? Daha ne kadar dünyanın keyfini sürmeye ahireti ertelemeye devam edeceğiz? Bugün Allah-u Teala güneşi üzerimize doğurmuş ve tevbe için bir fırsat daha vermiştir. O halde bu fırsatı bir ganimet bilip ömür sermayemizi nasıl, nerede, ne şekilde harcadığımızı gözden geçirmeliyiz.
-
Yeni kararlar alınmalı
Bu mübarek aylara âdeta mercek tutulmasının sebebi; hayatımızda değişikler meydana getirmesi için yeni bir fırsat niteliğinde olmasıdır. Bilhassa bugünlerde maneviyatımızı artırmaya çalışmalı ve eksiklerimizi gidermek için Hakk Teâlâ’dan yardım istemeliyiz. Allah’a karşı kulluk vazifemizi yerine getirip getirmediğimiz noktasını iyice düşünmeli eksiklerimizi tespit edip yeni kararlar almalı bundan sonraki aylara iman, maneviyat ve ibadet gibi ahiret hayatımızı etkileyen ciddi konularda daha kararlı bir başlangıç yapmalıyız Bize ahireti hatırlatan arkadaşlarımızla muhabbetimizi artırmalı ve eksiklerimizi gözden geçirip düzeltme yoluna girmeliyiz.
-
Nafile ibadet alışkanlığı edinilmeli
Bir meseleyi alışkanlık ve haslet haline getirmek için uzmanların görüşü 30-60 gündür. Kişi amellerinde hassasiyet ve disiplin kazanmak isterse bu mübarek aylar büyük fırsattır. Şaban ayı namazı hassasiyetle kıldığımız bir ay olmalıdır. Örneğin, kişi Şaban ayında her akşam iki rekat evvabin namazı kılmayı şiar edinir ve Şaban ayı ve Ramazanda aynı hassasiyetle devam ederse, bu ayı güzel bir haslet kazanmış olarak tamamlamış olur. Kişi alışkanlık haline getirmek istediği diğer nafile ibadetler ve alışkanlıklar için de sistematik olarak aynı şekilde melekeler kazanabilir. Bunun pratik şekilde uygulamak için çeşitli çeteleler tutabilir ve takibatını kolayca yapabilir.
Ebû Hüreyre"den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Allah şöyle buyurdu: "... Kulum, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir şeyle bana yaklaşamaz. Kulum nafile ibadetlerle de bana yaklaşmaya devam eder, ta ki ben onu severim. (Sevince de) artık onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Benden isterse muhakkak ona (istediğini) veririm. Bana sığınırsa muhakkak onu korur ve kollarım..." (Buhârî, Rikâk, 38)
-
Tefekkür edilmeli, mahlûkat üzerinde uzun düşünme zamanları oluşturulmalı
Kur’an “hiç düşünmez misiniz, hiç akletmez misiniz, bunlarda düşünen kimseler için ibretler vardır” gibi cümlelerle düşünme üzerine dikkat çekmiştir. Rabbimiz bu ayetler ile hem ruhumuza hem aklımıza sorular soruyor. ‘’Niye düşünmüyorsun?’’ diye uyarıyor. Kalbimize ve ruhumuza yeni yollar açıyor. Önce kulun kendini tanımasını sonra Rabbini ve kainatı tanımasını istiyor. Bu yüzden de ‘bak, düşün ve anlamaya çalış.’’ Kendini değiştirmek istiyorsan önce kalbinle beraber aklını çalıştırmayı bilmelisin diyor. Bu minvalde Rabbimizin bizden istediği düşünen bir Müslüman olmamızdır.
Düşünen insan harekete geçer. Kendini değiştirmek için yollar arar. Ta ki Rabbine giden yolda önce O’nun sıfatlarını görmeyi anlamış olsun
Böylece varlıklar üzerinde düşünen insan; Allah’ı tanır, Allah’ı tanıyan Allah’ı sever, Allah’ı seven Allah için mücadele eder. Allah’ı seven sadece Allah’a kulluk yapar kullara kulluk etmez.
Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Onlar ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın.”(Âl-i İmran, 3/191.)
-
Kur’an Okunmalı
Müslüman zaman ve fırsat beklemeden her şekilde Allah’ın kitabıyla haşır neşir olmalıdır. Şaban ayını bu meselede bir fırsat bilip bol bol Kur’an okumalı ve aynı şekilde meali ile anlamaya çalışılmalı mealinden tam anlaşılmayan bazı ayetlerin tefsirine bakılmalı ve ayetlerin manası üzerinde uzun uzun düşünülmelidir.
Alparslan Kuytul Hocaefendi bu minvalde “En çok okuduğunuz kitap Kur’an olmalı, en çok araştırdığınız kitap Kur’an olmalı, en çok konuştuğunuz kitap Kur’an olmalı. Hiçbir kitap Kur’an’ın önüne perde yapılmamalı.” der.
-
Kardeşlik ilişkileri sıkılaşmalı, kardeşlik ruhuyla Ramazan ayına giriş yapılmalı.
-
Günlük vird ve zikirleri okumada hassasiyet sahibi olunmalı.
-
Kaza namazları ve kaza oruçları varsa oruçları belirlenmeli ve Ramazan ayına erişmeden şaban ayı içinde eda edilmeli.
-
Sünnet olan oruçları (pazartesi- perşembe) tutmada istikrar sahibi olmalı
Ayrıca bunun dışındaki günlerde de mümkün mertebe çok oruç tutmaya çalışılmalı Peygamberimizin Ramazan dışındaki aylar içerisindeki en çok oruç tuttuğu ayın Şaban ayı orucu olduğu unutulmamalıdır.
-
Şaban ayını şahsımızda ihya etmeye çalıştığımız gibi, Şaban ayının faziletlerini ailemize ve çevremize de anlatarak onların da şaban ayından hakkıyla istifade etmelerine vesile olunmalı.
Şaban Ayında Yapılacak İbadetler
“Allahım, Recep ve Şâbanı bize mübarek kıl ve bizi Ramazana ulaştır!” hadisini şiar edinip Ramazan öncesi bu iki ayı hassaten de Şaban ayını Ramazan ayı için bir hazırlık ayı gibi görmeli bu ayda yapılacak nafile ibadetlere daha da ağırlık verilmelidir. Peki Şaban Ayında Yapılacak İbadetler nelerdir?
Şaban Ayında Oruç Tutmanın Fazileti
Üsame (r.a) sorar: "Ey Allah’ın Rasulü, Şaban ayında tuttuğun kadar hiçbir ayda oruç tuttuğunu görmedim."
Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v):
"Receb ve Ramazan ayları arasında şu Şaban ayında insanlar gafildir. Bu öyle bir aydır ki, ameller, Alemlerin Rabbine bu ayda yükseltilir. Ben oruçlu iken amellerimin yükseltilmesini severim." buyurmuştur. (Nesei, Savm 70)
Bu hadis-i şeriften anlaşıldığı üzere; şaban ayı amellerin kat kat fazla kaydedildiği bol kazançlı bir aydır. Efendimizin de (sav) dikkat çektiği gibi; amellerin Allah katına kul oruçlu iken yükselmesi daha faziletlidir.
Enes bin malik’ten rivayet edilen bir hadiste ‘’ Ya Resûlullah, Ramazan'dan başka en faziletli oruç ayı hangi aydadır?" diye sorulmuş
Bu soruya Resûlullah (sav)
"Ramazan'ı tazim için (Ramazan hürmetine) Şâban' da tutulan oruçtur.’’ Buyurmuştur. (Tirmizı, Zekât: 28)
Peygamber efendimiz maddi ve manevi pek çok hikmetinden ötürü orucu sıkça tutardı. Özellikle pazartesi ve perşembe günlerini oruçlu geçiren Resûlullah sav Şaban ayının büyük çoğunluğunu oruçlu olarak geçirirdi. Bir rivayete göre ise tamamını geçirmiştir.
Hz. Âişe’den gelen bir rivayette;
"O (Resul-i Ekrem) Şaban ayının tamamını oruçla geçirerek nihayet Şâban'ı Ramazan'la birleştirirdi.’’(İbni Mâce, Savm: 4) buyurmuştur.
Şaban Ayı İbadet Reçetesi
Mübarek üç ayların birincisi olan Recep ayı geride kalmış ve Rabbimizin yaptığımız ibadetlere kat kat sevap vereceği bol kazançlı zamanların ikincisi Şaban Ayına girmiş bulunuyoruz.
Recep ayının hakkını veremediğimizi düşünüyorsak yahut daha fazlasını yapmak istiyorsak, amel defterimize Allah’ın razı olacağı yeni hayırlı ameller katmalı ve O’na yaklaştıracak yollar aramalıyız.
Bunun için örnek bir Şaban ayı ibadet çetelesi uygulanmak istenirse şöyle bir manevi program uygulanabilir :
- Kur’an Okuma: Günde 10 Sayfa
- Meal Okuma: Günde 5 Sayfa
- Kitap Okuma: 15 Günde 1 Kitap
- Kaza Namazı: Haftada 2 Günlük
- Teheccüd: Haftada 5 Gün
- Duha: Haftada 4 Gün
- Evvabin: Haftada 4 Gün
- Nafile Oruçlar: Haftada 2 Gün (Pazartesi/Perşembe)- Ayın 13. 14. Ve 15. Günlerinde sünnet olduğu üzere oruç tutmak
- Kaza Orucu: Kaza orucu olan Pazartesi/Perşembe oruçlarında kazaya niyetlenirler.
- Tefekkür
- Sadaka Verme
- Hasta, Taziye, Mezarlık ve Kimsesizleri-Fakirleri Ziyaret
- Camide Namaz (Erk): Özellikle yatsı ve sabah namazının cemaatle kılmak
- Abdestli Gezmek
- Özellikle hafta sonu sokağa çıkma yasağını mukabele ile geçirmeye özen göstermek.
- En az bir vakit namazın aileyle cemaat olarak kılınmasına özen göstermek.
- Özellikle yakın ve samimi komşularımıza 3 ayların ehemmiyeti ve nasıl ihya edilmesi gerektiğini anlatmak ve teşvik etmek.
- 3 ayların gelişinin evdeki havayı değiştirmesini sağlamak
- Aile ile mukabele yapmak.
- Okunan kitabı aile ile paylaşma- müzakere yapmak.
- Furkan Nesli dergisinden ilgili manevi yazılar okuma/ anladıklarımız üzerine sohbet etmek.
- Önceden belirlenen ayetler üzerinde konuşmak (meal müzakeresi).
- Eksiklerimizi tespit edip (ferdi ya da ailedeki) kararlar almak.
- Her pazartesi- perşembe gününü ailece oruçla ihya etmek.
- 3 ayların faziletine dair hadisleri çikolata- lokum vb. ikramlıklar üzerine zımbalayarak bina ve mahalledeki komşulara dağıtmak.
- İlgili hadisleri evin içinde gündem yapmak.
- Her hafta bir sünnet belirlemek ve ihya etmek.
- Paylaşılan manevi soru- cevap ve jenerikleri ailece dinlemek.
Günlük Çekilebilecek Zikirler ve Tesbihler
Kur’an-ı Kerim’de ve sünnette Şaban Ayı’na özel Şaban ayında yapılacak ibadetleri yahut özel Şaban ayı zikirleri yoktur. Lakin hayatının tamamını zikir ile dolduran Resûlullah’ın her gün okumaya önem verdiği zikirleri okumak ve çekmek bizler için en önemli alışkanlık haline gelmelidir. Dolayısıyla Mü’minler de güçlerinin yettiğince nafile ibadet etmeli ve dilinin yettiğince bilhassa Efendimizin okunmasının çok sevap olduğunu bildirdiği zikirleri, teşbihleri, virdleri ve duaları çokça okumalıdır
Bu ayı maneviyatla geçirmek ve her bir anını Rabbini zikrederek dolu dolu geçirmek isteyenler için, Efendimizin günlük hayatta sıklıkla çekmiş olduğu bazı zikirleri ve faziletlerini sizler için derledik;
-
لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Ebû Hureyre radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Her kim günde yüz defa لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ derse, bu onun için on köle azat etmesine denk olur. Ona yüz hasene yazılır. Ondan yüz seyyie (günah) silinir ve bu onun için o günün akşamına kadar şeytana karşı bir himaye olur. Bundan fazlasını yapan kimse müstesna hiçbir kimse de onun yaptığından faziletlisini yapamaz.” [(SAHÎH HADÎS:) Buhârî (3293); Müslim (2691)…]
-
سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ
Ebû Zer radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, o, şöyle demiştir:
“Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem’e ‘sözlerin en faziletlisi hangisidir’ diye soruldu. Şöyle buyurdu: Allâh’ın melekleri ve kulları için seçtiği سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ sözüdür.” [(SAHÎH HADÎS:) Müslim (2731); Tirmizî (3594)…]
Başka bir rivâyet ise şöyledir: “Allâh’a sözlerin en sevimlisi سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ sözüdür.” [(SAHÎH HADÎS:) Müslim (2731); Ahmed (21429)…]
-
لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ
Ebû Mûsâ radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, o, şöyle demiştir:
“Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem bana şöyle buyurdu: لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ de. Çünkü o, cennet hazinelerinden bir hazinedir.” [(SAHÎH HADÎS:) Buhârî (7386); Müslim (2704)…]
-
اللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ
Ebû Hureyre radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur
“Herkim bana bir defa salât ederse, ( اللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ derse) Allâh’u Teâlâ da ona on salât eder.” [(SAHÎH HADÎS:) Müslim (408); Ebû Dâvûd (1530)…]
-
أَسْتَغْفِرُ اللَّهَ وَأَتُوبُ إِلَيْهِ
İbn Abbâs radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur
“Allâh’u Teâlâ, istiğfara devam eden kimsenin her sıkıntısı için bir çıkış yolu ve her keder için bir ferahlık sağlar. Onu hiç beklemediği bir yerden rızıklandırır.” [(HASEN HADÎS:) Ebû Dâvûd (1518); İbn Mâce (3819)…]
Okunabilecek Dua Ayetleri
رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَٓا اِنْ نَس۪ينَٓا اَوْ اَخْطَأْنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَٓا اِصْراً كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِه۪ۚ وَاعْفُ عَنَّا۠ وَاغْفِرْ لَنَا۠ وَارْحَمْنَا۠ اَنْتَ مَوْلٰينَا فَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ
“Rabbimiz unutursak veya hata yaparsak bizi sorumlu tutma. Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Rabbimiz, bize gücümüzün yetmediğini de taşıtma. Bizi affet, bizi bağışla, bize merhamet et. Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”[1] Bakara, 28
رَبَّنَٓا اَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْراً وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَۜ
“Rabbimiz üzerimize sabır yağdır. Ayaklarımızı sağlamlaştır. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”[2] Bakara, 250
رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ اِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةًۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ
“Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi kaydırma, bize katından bir rahmet ver, şüphesiz sen çok bağışlayansın.” [3] Âl-i İmran, 8-9
رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَاِسْرَافَنَا ف۪ٓي اَمْرِنَا وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ
“Rabbimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sağlamlaştır ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.” [4]Al-i İmran, 147
رَبَّنَٓا اٰتِنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً وَهَيِّئْلَنَا مِنْ اَمْرِنَا رَشَداً .
“Ey Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve içinde bulunduğumuz şu durumdan bize kurtuluş ve doğruluğa ulaşmayı kolaylaştır.” [5] Kehf, 10
رَبِّ لَا تَذَرْن۪ي فَرْداً وَاَنْتَ خَيْرُ الْوَارِث۪ينَۚ
“Rabbim! Beni tek başıma bırakma. Sen varislerin en hayırlısısın.” [6] Enbiya, 89
رَبِّ اِنّ۪ي لِمَٓا اَنْزَلْتَ اِلَيَّ مِنْ خَيْرٍ فَق۪يرٌ
“Rabbim! Bana göndereceğin her hayra muhtacım.” [7] Kasas, 24
وَٱلَّذِينَ جَآءُو مِنۢ بَعْدِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا ٱغْفِرْ لَنَا وَلِإِخْوَٰنِنَا ٱلَّذِينَ سَبَقُونَا بِٱلْإِيمَٰنِ وَلَا تَجْعَلْ فِى قُلُوبِنَا غِلًّا لِّلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ رَبَّنَآ إِنَّكَ رَءُوفٌ رَّحِيمٌ
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz Sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin.” [8] Haşr, 10
رَبَّـنَاعَلَيْكَ تَوَكَّلْنَا وَاِلَيْكَ اَنَبْنَا وَاِلَيْكَ الْمَص۪ير
“Ey Rabbimiz! Ancak sana dayandık, içtenlikle yalnız sana yöneldik. Dönüş de ancak sanadır.” [9] Mümtehine, 4
رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَاغْفِرْ لَنَا رَبَّنَاۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَز۪يزُالْحَك۪يمُ
“Ey Rabbimiz! Bizi, inkâr edenlerin zulmüne uğratma. Bizi bağışla. Ey Rabbimiz! Şüphesiz Sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin.” [10] Mümtehine, 5
عَلَى اللّٰهِ تَوَكَّلْنَاۚ رَبَّـنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلْقَوْمِ الظَّالِم۪ينَۙ
“Biz yalnız Allah’a tevekkül ettik. Ey Rabbimiz, bizi zalimler topluluğunun baskı ve şiddetine maruz bırakma!” [11] Yunus, 85
رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا مَعَ الْقَوْمِ الظَّالِم۪ينَ۟
“…Ey Rabbimiz! Bizi zalimler topluluğu ile beraber bulundurma!” [12] Ârâf, 47
رَبَّـنَٓا اَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْراً وَتَوَفَّـنَا مُسْلِم۪ينَ۟
“Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve Müslüman olarak bizim canımızı al.” [13] Araf, 126
اَنّ۪ي مَسَّنِيَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَۚ
“…Başıma bu dert geldi. Sen, merhametlilerin en merhametlisisin.” [14] Enbiyâ, 83
Okunabilecek Dua Hadisleri
اَللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ أَنْ أَضِلَّ أَوْ أُضَلَّ، أَوْ أَزِلَّ أَوْ أُزلَّ، أَوْ أَظْلِمَ أَوْ أُظْلَمَ، أَوْ أَجْهَلَ أَوْ يُجْهَلَ عَلَيَّ
“Allah’ım, sapmaktan ve saptırılmaktan işlemekten ve zulme uğramaktan, cahilce davranmaktan ve bana cahilce davranılmasından sana sığınırım.” [15] Ebu Davud, Tirmizî
اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِي، وَارْحَمْنِي، وَاهْدِنِي، وَاجْبُرْنِي، وَعَافِنِي، وَارْزُقْنِي
“Allah’ım, ibadetlerimdeki kusurlarımı bağışla, ibadetlerimi kabul et, bana acı, beni hak yolda sabit kıl, her iki dünya belâlarından afiyet ver, bana helalinden rızık ver.” [16] Ebu Davud
اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ مِنَ الْخَيْرِ كُلِّهِ مَا عَلِمْتُ مِنْهُ وَمَا لَمْ أَعْلَمْ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنَ الشَّرِّ كُلِّهِ مَا عَلِمْتُ مِنْهُ وَمَا لَمْ أَعْلَمْ
“Allah’ım, senden bildiğim ve bilmediğim hayrın hepsini isterim, bildiğim ve bilmediğim şerrin tümünden de sana sığınırım.” [17] Ebu Davud, İbn-i Mace
“ مَا مِنْ عَبْدٍ تُصِيبُهُ مُصِيبَةٌ فَيَقُولُ إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ اللَّهُمَّ أْجُرْنِي فِي مُصِيبَتِي وَأَخْلِفْ لِي
خَيْرًا مِنْهَا إِلاَّ أَجَرَهُ اللَّهُ فِي مُصِيبَتِهِ وَأَخْلَفَ لَهُ خَيْرًا مِنْهَا ”
“Şüphesiz ki bizler, Allah’ın kullarıyız ve (âhirette) dönüşümüz de yalnızca O’nadır. Allah’ım! Başıma gelen musibet sebebiyle bana ecir ver ve bana ondan daha hayırlısını bağışla.” [18] Müslim, (2/632).
« اللَّهمَّ أَصْلِحْ لي دِيني الَّذي هُوَ عِصْمَةُ أَمْرِي ، وأَصْلِحْ لِي دُنْيَايَ التي فِيهَا مَعَاشِي ، وَأَصْلِحْ لي آخِرَتي الَّتي فِيها معادي، وَاجْعلِ الحيَاةَ زِيادَةً لي في كُلِّ خَيْرٍ ، وَاجْعَلِ الموتَ راحَةً لي مِنْ كُلِّ شَرٍ ».
“Dayanılmayacak dertten, insanı helâka götürecek zorluklara uğramaktan, başa gelecek her türlü fenalıktan ve düşmanı sevindirecek felaketlerden Allah’a sığınırım.” [19] Buhari, Müslim
اَللَّهُمَّ رَبَّ السَّمَاوَاتِ السَّبْعِ، وَرَبَّ الْعَرْشِ الْعَظِيْمِ، كُنْ لِي جَاراً مِنْ فُلاَنِ بْنِ فُلاَنٍ، وَأَحْزَابِهِ مِنْ خَلاَئِقِكَ، أَنْ يَفْرُطَ عَلَيَّ أَحَدٌ مِنْهُمْ أَوْ يَطْغَى، عَزَّ جَارُكَ، وَجَلَّ ثَنَاؤُكَ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ
“Yedi kat semanın ve Yüce Arş’ın Rabbi olan Allahım! Falan oğlu falanın ve yarattıklarının içerisinde onun taraftarlarından birisinin kötülükte aşırı davranmasından ya da azgınlaşmasından beni koru. Sana sığınan güçlü ve senin övdüğün büyük olur. Senden başka hak ilah yoktur.” [20] Buhâri, Edebu’l-Müfred, (h.707)
اللَّهُمَّ لَكَ أسْلَمْتُ، وَبِكَ أمَنْتُ، وَعَلَيْكَ تَوَكَّلْتُ، وَإلَيْكَ أنَبْتُ، وَبِكَ خَاصَمْتُ، وَإلَيْكَ حَاكَمْتُ، فَاغْفِرْ لِى مَا قَدَّمْتُ، وَمَا أخَّرْتُ، وَمَا أسْرَرْتُ، وَمَا أعْلَنْتُ، وَمَا أنْتَ أعْلَمُ بِهِ مِنِّى، أنْتَ المُقَدِّمُ، وَأنْتَ المُؤَخِّرُ َ إلَهَ إَّ أنْتَ
“Allahım! Sana teslim oldum, sana inandım, sana tevekkül ettim. Sana yöneldim. Hasmına karşı senin (bürhanın) ile dâvâ açtım. Hakkımı aramada senin hakemliğine başvurdum. Önden gönderdiğim ve arkada bıraktığım hatalarımı affet. Gizli işlediğim, alenî yaptığım, benim bilmediğim, senin benden daha iyi bildiğin hatalarımı da affet! İlerleten sen, gerileten de sensin. Senden başka ilah yoktur”. [21] Buhâri, Müslim
اَللَّهُمَّ مُنْزِلَ الْكِتَابِ، سَرِيْعَ الْحِسَابِ، اِهْزِمِ الأَحْزَابَ، اللَّهُمَّ اهْزِمْهُمْ وَزَلْزِلْهُمْ
“Kitabı (Kur’an’ı) indiren, hesabı çabuk gören Allah’ım! Düşman gruplarını hezimete uğrat! Allah’ım! Onları hezimete uğrat ve onları (belâlarla) sars.” [22] Müslim, (3/1362)
تَعَوَّذُوا بِاللّهِ مِنْ جَهْدِ البَ لاَ َءِ، وَدَرْكِ الشَّقَاءِ، وَسُوءِ القَضَاءِ، وَشَماتَةِ ا‘عْدَاءِ
“Belanın ezmesinden, helâkın gelmesinden, kötü kazadan, düşmanların şamatasından Allah’a istiâze edin.” [23] Buhari, Müslim
اَللَّهُمَّ اكْفِنِيْهِمْ بِمَا شِئْتَ
“Allah’ım! Beni, onlara karşı dilediğin şekilde koru.” [24] Müslim, (4/2300)
Şaban Ayı Hakkında Merak Edilenler
Bu aya özel Şaban ayı namazı var mıdır?
Şaban ayında yapılacak ibadetler, Şaban ayı namazı, Şaban ayı tesbihleri, zikirleri gibi Şaban ayına özel, hususi bir ibadet şekli bulunmamakla birlikte kişi bu ayda nafile ibadetlerden gücünün yettiğince nafile namaz kılabilir, oruç tutabilir, dua edip Efendimizin çektiği tespih ve zikirleri sünnete uygun şekilde çekebilir. Bir Müslüman bu ayları ihya etmeye çalışmakla beraber, dinin içine karıştırılan ve dini bulandırmayı amaçlayan bid’at ve hurafelere de dalmamalı ve bunları Peygamberimiz (sav)’in sünnetinden ayırt edebilmelidir.
Bu aya özel şaban ayı tesbihleri var mıdır?
Şaban ayı tesbihleri diye tayin edilmiş Şaban ayına özel, hususi bir ibadet şekli bulunmamaktadır. Fakat bu ayda gücünün yetiğince Efendimizin günlük hayatta çektiği ve mü’minlere de tavsiye ettiği tesbih ve zikirleri sünnete uygun şekilde bol bol çekmelidir. Yukarıda belirtilen tesbih ve zikirlerde olduğu gibi kişi özellikle çok faziletli olan tesbihleri zikirleri duaları okuyabilir.
Bu aya özel şaban ayı zikirleri var mıdır?
Aynı şekilde Şaban ayı zikirleri diye tayin edilmiş Şaban ayında yapılacak özel, hususi bir ibadet şekli bulunmamakla birlikte bu ayda kişi gücünün yetiğince Efendimizin günlük hayatta çektiği zikirleri bol bol çekmelidir.