"Cuma Namazı Kılınsın" Dedik Baskılar Artmaya Başladı!
Pandemi konusu gündemi meşgul etmeye devam ederken, ülkemizde salgın bahane edilerek Müslümanlara ve bilhassa hakikati dile getirmekten çekinmeyen, Furkan Gönüllülerine, baskılar artmaya devam ediyor.
Bilindiği üzere virüsün ülkemize girmesiyle birlikte vaka sayısında henüz bir artış gözlemlenmemişken, ülkemizde alınan ilk tedbir(!) cuma namazı ve cemaatle namaz kılma yasağı oldu.
Toplu mekânlar (AVM, güzellik salonları, toplu taşıma araçları vs.) hizmet vermeye devam ettiği ve üstelik 23 Nisan'da Anıtkabir ziyareti sosyal mesafe kuralları da ihlal edilerek gerçekleştirildiği halde Cuma namazı yasağının sürdürülmesine, Alparslan Kuytul Hocaefendi başta olmak üzere Furkan Gönüllüleri olarak haklı tepkimizi dile getirdik. Gerekli tedbirler alındığı takdirde başka ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de her Müslüman için farz olan cuma namazının kılınabileceğini dile getirerek sosyal medya platformlarında sesimizi duyurduk.
Ancak Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin yapmış olduğu açıklamalar ve sosyal medya platformlarında yükselen sesimiz, din düşmanı bazı derin güçleri rahatsız etmiş olacak ki Furkan gönüllülerine baskılar da eş zamanlı olarak artış gösterdi. Ve yine Ramazan ayının ruhu dirilsin, Teravih namazları tedbir alınarak kılınsın, en azından camilerin mahyalarında yine "Hoş geldin ey şehri Ramazan" yazsın diye açıklamalarda bulunduğumuz için bir kez daha baskı ve susturma amaçlı girişimler başladı.
Ramazan ayının ruhunun canlanmasından rahatsız olan bir takım güçler, birçok şehirde "Hoş geldin Ramazan" yazılı brandaları keserek, Furkan gönüllülerine para cezası kesti. Muhalif hiç bir sese tahammül edemeyenler, Müslüman öğrencilerin evlerine bir kez daha kapatma kararı verdiler.
Arıca dün (16.05.2020) Osmaniye’de 3 kişi, ferdi olarak cami avlusunda Kur'an okudukları için 50 kişilik polis ekibi ve akrepler tarafından etrafları sarılarak, camide Kur’an okumanın yasak olduğu söylendi ve cami avlusundan çıkarıldılar.
Yine dün Mardin'de Furkan Gönüllüsü bir kişinin evinin balkonuna, polis ekipleri baskın yapar gibi gelerek mukabele veya toplu faaliyet yapıp yapmadıklarını soruşturdu. İşin garibi evde tek başına olan bayanın evine baskında TOMA’da vardı.
Şu Ramazan gününde üniversite öğrencilerini sokağa atmaktan çekinmeyen bu güçlerin tehditkâr girişimleri, dün(16.05.2020) Osmaniye de cami avlusunda namaz kılan 3 kişinin 50 kişilik polis ekibi ve akreplerle etraflarının sarılması ve yine Mardin'de Furkan gönüllüsü bir bayanın evine polis ekiplerinin TOMA eşliğinde baskına gelerek mukabele yapıp yapmadıklarını sormaları başta olmak üzere Türkiye’nin hali; İslami legal çalışmalarının önünü kesmeye çalışan yeni Türkiye'nin durumunu göstermektedir.
Salgın krizinin ülkemizde otoriter eğilimleri arttırdığı apaçık bir şekilde görünürken, virüs bahane edilerek genelde Müslümanlara özelde ise hakkı dile getirmekten çekinmeyen Furkan gönüllülerine baskının artması, diktatörlüğe doğru bir gidişatın göstergesi olmuştur.
İslam’a dair ne varsa ortadan kaldırmaya çalışanların ve yine yüzyıllardır yaşanagelen Ramazan kültürüne, camilerimize tahammül edemeyen güçlerin sinsi planlarını deşifre ettiğimizden ve oyunlarını bozduğumuzdan dolayı, saldırı oklarının hedefi haline gelerek bir kez daha iftira ve tehditlere maruz kalmaktayız. Furkan gönüllüleri olarak, bugüne kadar tehditkâr tüm girişimlere boyun eğmediğimiz ve geri adım atmadığımız gibi bundan sonra da Allah'ın inayeti ile hakkı savunmaktan vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna bildirmek isteriz.