05 Mayıs 2019

Bismillehirrahmenirrahim.

Kıymetli kardeşlerim, değerli basın mensupları ve Adanamızın duyarlı insanları.. Alparslan Kuytul Hocaefendi ömrünü islama ve ümmetin geleceğine adayan, ülkesi ve milletinin kurtuluşu için mücadele veren, hiçbir zaman terörü tasvip etmemiş ve teröre bulaşmamış olan bir İslam alimidir. Ancak geçmişi tertemiz olan Alparslan kuytul hocaefendi siyasi baskılar, troller ve medyanın hedef göstermesiyle hiçbir suçu olmadığı halde terörle irtibatlı olduğu iddialarıyla tutuklanarak ceza evine konulmuştu. Yaklaşık bir yıl sonra 8 Kasımda  çıkarıldığı terör mahkemesinde ülkemizin en seçkin kurumları olan TEM, MİT, BİMER ve VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN hazırlamış olduğu raporların, tanıkların ve hocaefendinin ifadeleri doğrultusunda tahliyesine karar verildi. 22 ocakta 4. Ağır ceza mahkemesinde görülen ve 3 gün süren dava sonucunda da tahliye edildi. Ancak  tahliyesinin üzerinden 24 saat bile geçmeden savcılığın bir üst mahkemeye itirazı nedeniyle tekrar tutuklanarak ceza evine konuldu.

Alparslan Kuytul Hocaefendi inşallah 10 mayısta yeniden hakim karşısına çakacak. Umuyoruz ki daha önceki mahkemede olduğu gibi yeniden tahliyesine karar verilecektir. Yine umuyoruz ki tutukluluğundan bu güne kadar siyasi olarak ilerleyen süreç artık 10 mayıstaki mahkemede  son bulur. Hiçbir suçu olmadığı halde tam 450 gündür cezaevinde bulunan hocamızın da ifade ettiği gibi kendisinin dosyası suç dosyası değil sus dosyasıdır.

Biz yetkililerden ve mahkemelerden Alparslan Kuytul Hocaefendiye ve talebelerine ihsanda bulunmasını ya da tolerans göstermelerini istemiyoruz. adaletle hüküm verilmesini bekliyoruz . Mahkemelerin siyasi otoritenin emrinden çıkıp hakkın emrinde hüküm vermesini istiyoruz. Biz hakikatin peşindeyiz ve biz sadece adalet istiyoruz.

Son olarak 10 mayısta görülecek davada inşallah hak yerini bulacaktır. 450 gündür tutuklu olan hocamız ve Ali Alagöz kardeşimiz tahliye edilecek, hizmetlerine kaldığı yerden devam edecek ve kapısına kilit vurulan Furkan vakfı da yönetim kuruluna yeniden iade edilecektir. Bunun aksi bir kararın çıkması kararın hukuki değil siyesi bir karar olduğunu bir kez daha ispat etmiş olacaktır.